MÜSNED-İ HANBEL

BABLAR    KONULAR    NUMARALAR

KÜSUF

<< 1091 >>

DEVAM: 1- Güneş Tutulması Namazının Meşruiyeti, Kıraati, Rekat Sayısı ve Hutbesi ile ilgili Hususlar

 

15. Hz. Aişe (r.anha)

 

7966 (1)

 

Hz. Aişe (r.anha) der ki: "Güneş tutulunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz kıldırdı. Uzunca bir kıyam yaptıktan sonra rükuya gitti. Rükuda da uzunca kaldıktan sonra başını kaldırdı. Rükudan kalktıktan sonra bir önceki kıyamdan daha kısa, ama yine uzunca kaldı ve bir daha rükuya gitti. Bir önceki rükudan daha kısa, ama yine uzunca rükuda kaldı. Daha sonra secdeye gitti. İkinci rekata kalktığında ilk rekatta yaptığının aynısını yaptı. Ancak ilk kıyamı ikincisinden, ilk rükuyu ikincisinden daha uzun tuttu. Namazını bitirince de Güneş eski haline dönmüştü."

 

[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Buhari (1044,5221) ve Müslim (901) rivayet ettiler.

 

 

 

- - (-)

 

7967 (2)- Hz. Aişe (r.anha) anlatıyor: Yahudi bir kadın benden bir şeyler istemek için geldi ve: "Allah seni kabir azabından korusun" dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldiğinde ona: "Ey Allah'ın Resulü! Kabirde azap görecek miyiz?" diye sordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

''Bundan Allah'a sığınırım'' diyerek bunu doğruladı. Bir defasında bir yere gitmek için merkebine binince Güneş tutuldu. Ben de odaların arasında kadınlarla oturuyordum. Güneş tutulunca çıktım. Nebi de (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gittiği yerden geldi ve namaz için namazgahta durdu. İnsanlar da arkasında saf tuttu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uzunca bir kıyam yaptıktan sonra rükuya gitti ve rükuda uzunca durdu. Sonra başını kaldırdı ve uzunca bir kıyam daha yaptı. Ardından bir daha rükuya gitti. rükuda uzunca durduktan sonra başını kaldırdı. Uzunca bir kıyam daha yaptıktan sonra secdeye gitti. Secdeleri de uzun tuttu. Sonra ikinci rekata kalktı. İkinci rekatta kıyamı bir önceki kıyamdan daha kısa tuttu. Sonra rükuya gitti. Bu rükuyu bir önceki rükudan daha kısa tuttu. Sonra başını kaldırıp bir daha kıyama durdu. Bu kıyamı da bir önceki kıyamdan daha kısa sürdü. Sonra bir daha rükuya gitti. rükuda bir önceki rükudan daha kısa bir süre kaldı. rükudan kalktıktan sonra secdeye gitti. Bu secdelerini ilk secdelerden daha kısa tuttu. Bu şekilde iki rekatı dört rüku ve dört secde ile kıldnmış oldu. Namaz sonrası Güneş açılınca: ''Kabirlerinizde Deccafin fitnesi gibi bir fitneye maruz kalacaksınız'' buyurdu. Daha sonra kabir azabından Allah'a sığındığını işittim.

 

[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Buhari, küsuf 2/529 (1044), Müslim, küsuf 2/622 (904), Ebu Davud, salat 1/305 (1177), Nesai 3/130 (1472) ve İbn Mace 1/401 (1263) rivayet ettiler.

 

 

 

7968 (3)- Hz. Aişe (r.anha) anlatıyor: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında Güneş tutulunca Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazgaha geldi. Namaza durup tekbir getirince arkasındaki cemaat de tekbir getirdi. Sonra sesli bir şekilde kıraat yaptı ve kıyamı uzun tuttu. Sonra rükuya gitti. rükuyu da uzun tuttuktan sonra başını kaldırdı ve:

''Semiallahu limen hamideh'' dedi. rükudan kalktıktan sonra da kıyamı da, kıraati de uzun tuttu. Sonra rükuya gitti. rükuyu da uzun tuttuktan sonra başını kaldırdı. Ardından secdeye gitti. İkinci rekata kalktığında birinci rekatta yaptığının aynısını yaptı. Namazı bitirince de: ''Güneş ve Ay, Allah'ın ayetlerindendir. Kimsenin ne ölümüne ne de doğumuna tutulmazlar. Tutulduklarını gördüğünüz zaman namaza sığının'' buyurdu.

 

[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Müslim, küsuf 2/620 (901), Nesai, küsuf 9/129 (1470), İbn Huzeyme, küsuf 2/316 (1383) ve Ebu Davud, salat 1/305 (1177) rıvayet ettiler.

 

 

 

 

 

7969 (4)- Hz. Aişe (r.anha) anlatıyor: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında Güneş tutulması oldu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz için Mescid'e çıktı. İnsanlar da arkasında saf tuttu. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tekbir getirdi ve uzunca bir kıraat yaptı. Sonra tekbir getirip rükuya gitti. Uzunca bir rüku yaptıktan sonra da:

''Semiallahu limen hamideh'' diyerek başını kaldırdı. Ancak secdeye gitmeyip bir öncekinden daha kısa ama yine uzunca bir kıraat yaptı. Sonra tekbir getirip rükuya gitti. rükuda bir öncekinden kısa, ama yine uzunca durdu. ''Semiallahu limen hamidehu. Rabbena lekel-hamd'' diyerek başını kaldırdıktan sonra secdeye gitti. İkinci rekata kalktığında da birinci rekatta yaptıklarının aynısını yaptı. Bu şekilde iki rekatı dört rüku ve dört secdeyle tamamladı. Namazı bitirmeden de Güneş açıldı. Sonra kalkıp Allah'a gereği gibi hamdu senada bulundu ve: ''Bunlar (Güneş ve Ay)ı Allah'ın ayetlerindendir. Kimsenin ne ölümüne, ne de doğumuna tutulmazlar. Tutulduklarını gördüğünüz zaman namaza sığının'' buyurdu.

 

Zühri der ki: Keslr b. Abbas da İbn Abbas'ın, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Güneş tutulması namazı konusunda Urve'nin Aişe (r.anha)'den rivayetinin aynısını rivayet ederdi. Urve'ye: "Medine'de güneş tutulması olduğunda kardeşin küsuf namazını sabah namazında olduğu gibi iki rüku ile kıldırırdı" dediğimde: "Doğrudur, ama sünnete aykın davranmıştır" dedi.

 

[-Sahihtir-]

 

 

 

7970 (5)- Hz. Aişe (r.anha) bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında Güneş tutulduğu zaman Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) abdest aldı ve cemaatle namaz için çağrı yapılmasını emretti. Namaza durduğu zaman uzunca bir kıyam yaptı. Sanırım bu kıyamda Bakara Suresi'ni okudu. Sonra rükuya gitti. Uzunca bir rüku yaptıktan sonra da: ''Semiallahu limen hamideh'' diyerek başını kaldırdı. Rükudan sonra secdeye gitmeyip yine aynı uzunlukta kıyamda durdu. Ardından aynı şekilde bir rüku yaptı. Rükudan kalktıktan sonra secdeye gitti. İkinci rekata kalktığında ilk rekatta yaptığının aynısını yaptı. Her bir rekatı iki rüku ile kıldırdı. İkinci rekatta teşehhüde oturduğunda Güneş de açılmıştı.

 

[-Sahihtir-]

 

 

 

7971 (6)- Hz. Aişe (r.anha) bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında güneş tutulduğu zaman Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) abdest aldı ve cemaatle namaz için çağrı yapılmasını emretti. Namaza durduğu zaman uzunca bir kıyam yaptı. Sanırım bu kıyamda Bakara Suresi'ni okudu. Sonra rükuya gitti. Uzunca bir rüku yaptıktan sonra da: ''Semiallahu limen hamideh'' diyerek başını kaldırdı. rükudan sonra secdeye gitmeyip yine aynı uzunlukta kıyamda durdu. Ardından rüku yaptı. rükudan kalktıktan sonra secdeye gitti. İkinci rekata kalktığında ilk rekatta yaptığının aynısını yaptı. Her bir rekatı iki rüku ile kıldırdı. İkinci rekatta teşehhüde oturduğunda Güneş de açılmıştı."

 

 

 

7972 (7)- Hz. Aişe (r.anha) anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında Güneş tutulması olduğunda Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaza durdu. Namazda çok uzun bir kıyam yaptı. Ardından rükuya gitti ve çok uzun bir rüku yaptı. rükudan kalktığında bir daha kıyama durdu. Bir öncekinden kısa, ama yine çok uzun durdu. Ardından rükuya gitti. Bir öncekinden kısa, ama yine de çok uzun durdu. rükudan kalktıktan sonra secdeye gitti. Secdeleri yaptıktan sonra ikinci rekata kalktı. Kıyamı bir öncekinden kısa, ama yine uzun tuttu. Ardından rükuya gitti. rükuda bir öncekinden daha kısa, ama yine uzunca durdu. Sonra başını kaldırıp bir daha kıyama durdu. Bu kıyamı da bir öncekinden kısa, ama yine uzunca tuttuktan sonra bir daha rükuya gitti. rükuyu bir öncekinden daha kısa, ama yine uzunca tuttuktan sonra başını kaldırdı ve secdeye gitti. Bu şekilde namazını bitirdiğinde Güneş de açılmıştı.

Namaz sonrası bir hutbe verdi. Hutbesinde Allah'a hamdu senada bulunduktan sonra şöyle buyurdu: ''Güneş ve Ay, Allah'ın ayetlerindendir. Kimsenin ne ölümüne, ne de doğumuna tutulmazlar. Bunların tutulduğunu gördüğünüz zaman tekbirler getirin, Allah'a dualar edin, namaz kılıp sadaka verin. Ey Muhammed ümmeti! Erkek veya kadının zina etmesi konusunda hiç kimse Allah'tan daha kıskanç olamaz! Ey Muhammed ümmeti! Benim bildiğimi bilseydiniz çok ağları az gülerdiniz! Risaleti tebliğ ettim mi?''

 

[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Malik (1/186), Şafii (47), Buhari (104, 5221), Müslim (901), Ebu Davud (1191) ve Nesai (3/132-3) rivayet ettiler.

 

 

 

7973 (8)- Hz. Aişe (r.anha) der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında Güneş tutulması olunca Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) insanlarla birlikte namaza durdu. Namazda kıraati uzun tuttu. Sonra rükuya gitti. Uzunca bir rüku yaptıktan sonra başını kaldırdı. rükudan kalktıktan sonra bir öncekinden daha kısa, ama yine uzunca bir kıraat yaptı. Sonra rükuya gitti. rükuda bir öncekinden kısa, ama yine uzunca durduktan sonra başını kaldırdı. Ardından secdeye gidip iki secde yaptı. Sonra ikinci rekata kalktı ve onu da birinci rekat gibi kıldırdı. Namazı bitirdikten sonra da: ''Güneş ve Ay hiç kimsenin ne ölümüne, ne de doğumuna tutulmazlar. Onlar Allah'ın ayetlerindendir. Tutulduklarını gördüğünüz zaman namaza sığının'' buyurdu.

 

[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Abdurrezzak (4922), Buhari (1058), Tirmizi (561) ve İbn Huzeyme (1398) rivayet ettiler.

 

 

 

7974 (9)- Ahmed, başka bir kanalla Hz. Aişe (r.anha)'den bir öncekinin aynısını: ''Tutulduklarını gördüğünüz zaman sadaka verip namaz kılın'' lafzıyla rivayet etmiştir.

 

[-Sahihtir-]